Bir anne olarak, anne sütünün bebeğiniz için ne kadar önemli olduğunu zaten bilirsiniz. Peki anne sütü neden çok önemlidir? Çünkü anne sütü, bebeğin büyümesine, bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve daha bir çok şaşırtıcı faydaya sonuç sağlar. Ancak yeni bir araştırma, anne sütünün bilinen bu özelliklerinin haricinde, bazı antibiyotiklere dirençli bakterilerle savaşabileceğini ortaya koydu.
İngiltere’de faaliyet gösteren Ulusal Fizik Laboratuvarı ve University College London, anne sütünün çok çok az bir bölümünün bile, antibiyotiklerin bile fayda etmediği tehlikeli hastalıklarla mücadeleye yardımcı olabilecek, “laktoferrin” adı verilen bir proteini içerdiğini ortaya çıkardı. Bu protein, en güçlü ilaçların bile mücadele edemediği bakteriler üstünde yıkıcı bir etki sağladığı, yapılan araştırma çerçevesinde ortaya çıktı.
Anne Sütü Yetişkinler İçin de Çözüm Olacak!
Ancak şimdi bilim adamları yetişkinler için anne sütü içerisindeki bu proteini hastalıkla mücadele etmekte kullanmak için bir proje yarattılar ve bu proje oldukça başarılı oldu. Projede çalışan bir öğrenci olan Hasan Alkassem, “Anne sütü içerisindeki bu proteinler mermi gibi davrandı. Bir mermi kadar hızlı ve verimliydiler. Gelecekte, bu proteinin orak hücre hastalığı, kistik fibroz ve Duchenne kas distrofisini tedavi edebileceğini düşünüyoruz.” dedi.
İngiltere’nin baş medikal genel müdürü olan Dame Sally Davies Times’a verdiği röportajda bu projenin doğru yönde atılmış bir adım olduğunu söyledi. Davies, “Her on yılda ortalama 10 yeni antibiyotik kullanımına ihtiyacımız var, bu aslında global bir sorundur. Ortaya çıkarılan antibiyotikler bir süre sonra etkinliğini yitiriyor, bu nedenle daha güçlü antibiyotikler geliştiriliyor ancak bu antibiyotikler de bir zaman sonra vücuda başka zararlar vermeye çalışıyor. Bu nedenle tamamen doğal bir protein olan laktoferrinin ilaç olarak kullanılmasını destekliyorum” dedi.
Bu ilaca yönelik yeni çalışmaların neler olacağını ve anne sütünün yalnızca bebeklere değil herkesine ne kadar yardımcı olabileceğini görmek için sabırsızlanıyoruz.
