“Çirkin” Doğduğu İçin Terk Edilen Bebeğin Eve Dönüş Hikayesi

“Çirkin” Doğduğu İçin Terk Edilen Bebeğin Eve Dönüş Hikayesi

Çoğu kadın, hamile olduklarını öğrendiğinde büyük mutluluk yaşar, ancak 36 yaşındaki Christina Fischer için aynı durum söz konusu olmadı.  Hamile olduğunu öğrendiği sırada kocası onu terk etmişti, maddi olarak çok kötü durumdaydı, bir karavanda yaşıyordu ve birçok zorlukla boğuşuyordu. Tek istediği kızının daha iyi bir hayata sahip olmasıydı, bu nedenle kendi yanında yok olup gitmesindense onu sevecek bir ailede, mutlu bir şekilde yaşaması için evlat vermeye karar verdi. Bu onu çok üzse de yapacak bir şeyi olmadığını düşünüyordu.

Christina, bir araştırmadan sonra bebeğini evlat vereceği mükemmel aileyi bulduğunu düşündü ve aileyle iletişime geçti. Aileyle sürekli haberleşen Christina, onlara çok ısındı. Ne yazık ki bu ortaklığın bir felakete dönüşeceğini bilmiyordu.

Sonunda Christina’nın doğum vakti geldi ve her şey planlandığı gibi gitti. Bebek herhangi bir sıkıntı yaşamadan doğdu. Bununla birlikte, doğumla birlikte hiç beklenmedik bir şey gerçekleşti – evlat edinen aile bebeğin yüzünü görünce olay yerinden kaçtı. Peki, ne oldu da, bu insanlar hemen hastaneden kaçtı? Çünkü küçük bebek hiç kimsenin beklemediği çok nadir bir doğum kusuru ile doğdu. Aslında tüm testler normaldi ve Christina, evlat edinen aileye düzenli ultrason taramaları bile gönderiyordu. Ultrasonda bebeğin küçük kulakları görünüyordu, ancak her şeyin iyi olduğu göz önüne alındığında, bu çok anormal görünmedi.

Bebeğin doğum kusuru doğumdan önce teşhis edilemedi, bu nedenle evlat edinen aile şoka girmişti. Doktorlar, Christina’ya bebeğin yüz kemiklerini ve dokularını etkileyen Treacher Collins isimli bir doğum kusuruna sahip olduğunu söyledi, ancak bu durum sevimli bebeğin çirkin olduğu anlamına gelmiyordu ve bu problemler düzeltilebilirdi. Küçük, hatalı kulakları, daha sonra yaşamında koklear adı verilen implantlar gerektirebilir ve yarık paleti rekonstrüktif cerrahi ile sabitlenebilirdi. Ayrıca bu durum bebeğin normal bir hayat sürmesine engel değildi.

Christina, ailenin kaçıp gitmesini bir işaret saydı, ayrıca bebeğini görüp kucakladığında onu bırakamayacağını anladı ve kendinden utandı. Onun yerinin, annesinin yanı olduğunu biliyordu, bebeğine bir annenin yapması gerektiği gibi sahip çıktı ve aslında ailenin kaçıp gitmesine çok sevindi. Christina, tüm zorlukları göğüsledi ve bebeğine sevgiyle kucak açtı. Abigail ismini koyduğu küçük ve güzeller güzeli bebeğiyle mutlu mesut bir hayat yaşamaya başladı.